Edebiyat sanatı, toplumdaki sayısız iletişim yollarından biridir. Sanat eseri konuşursa, konuşurken de bir dünya koyarsa ortaya, bunu hiç kuşkusuz birileri için yapar. Sanatta güzellik, sanatçının, gerçeğin örtüsünü kaldırarak, düşsel bir dünyayı bir biçim aracılıyla görünür hale getirmesinden doğar. Böylece, sanat eseri de görünür kıldığı şeyin birilerince algılanmasıyla, işlevini yerine getirmiş olur.
Bu parçada “sanatla” ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi özellikle vurgulanmaktadır?
Eserinde yeni, düşsel bir dünya kuramayan kişi sanatçı olamaz.
Sanat eserleri, insan ve toplumu değiştirmeyi amaçlar.
Her sanat eseri mutlaka, birilerine seslenmek için vardır.
Sanat eserinin tek amacı, gizli kalmış güzellikleri ortaya çıkarmaktır.
Hayalden arınmış, salt gerçeğin ifadesi bir sanat eseri düşünülemez.