İstanbul odama benzer, içi karışık bir kutu gibidir. Dört tarafı karayla çevrili su parçası gibi durur, oysa iki boğazdan dünyaya ulaşır. Bir keresinde basbayağı bir deniz kıyısıyla karşılaşmıştım da ürkmüştüm gördüğümden, karşıda ne kıyı vardı, ne de kıyının alameti; oysa İstanbul‟ da karşıya bakınca bir kara parçası görürsünüz. Göl değildir ama deniz de değildir. Hem uysaldır, sakindir, hem de akıntıya göz atar atmaz fark edeceğiniz kadar delidir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvurulmamıştır?
Görsel öğelere
Benzetme yapmaya
Kişileştirmeye
İşitsel öğelere
Karşılaştırmaya