Bir akşam vakti duyduğumuz hüzün, içimizi sardıkça saran sevgi, bir fakir karşısında duyduğumuz acıma, memleket hasreti, ölüm korkusu, rüyalar, hülyalar, hatırladıkça zenginleşen eski günler şiir değil, her sanat gibi şiiri de besleyen orta malı insan hâlleridir. Bunlarsız şiir olmaz elbette; ama bunlarla da şair olunmaz. Şairlik bun*ları herkesin benimseyeceği biçimde anlatan sözü bulmakla başlar; bu işi görmüş eski ustaların tezgâhlarına girmek, bu işin nereden nereye nasıl gittiğini bilmekle gelişir.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
Şairlik, herkesin yaşayabileceği duyguları herkesin benimseyeceği bir ustalıkla söyleyebilmektir.
Şair en güzel ve en acı yaşantıları duymalı ve duyurmalıdır.
Şiirin malzemesi duygular ve düşünceler de*ğil, bunları ifade edecek sözcüklerdir.
Yalnız duygularını söyleyen fakat şiir kültü*ründen yoksun olanlar şair sayılmamalıdır.
insana özgü bütün hâller sanatları besleyen ana kaynaklardır.